Sabancı Üniversitesi Kültürel Çalışmalar programında lisansüstü öğrenci olan Nazlı, Ekrem'le sözlü tarih görüşmesi yaptı.
Nazlı:
"Ekrem ile sözlü tarih görüşmesi yapmak, hayatın hikayeleştirilmesinin ve aktarımının insanların kendilerini konumlandırdıkları yerlerden seçtiği anılarla gerçekleştiğini gösterdi. Çok doğal bir anlatıcıydı, genel olarak soru sormama ihtiyaç olmadan çocukluğundan, gençliğinden, bu dönemlerde karşılaştığı çevresel koşullardan, duraksamadan bahsetti; uzun bir süre ben sadece onun anlatımından kopmadığımı ona hissettirmek adına tek kelimelik, akışı bölmeyen sorular sordum. Bu sözlü tarih görüşmesi cümleler, beden dili ve duygu aktarımlarıyla Ekrem’in kendini açıkça konumlandırmasının yanında benim bir araştırmacı olarak nerede durduğumu sorgulatan bir görüşmeydi."
Görüşmeden:
"Ama şanslı hissediyorum kendimi çünkü bu bedeli çok daha dehşet bir şekilde yaşayanlar var ve onlarla karşılaştırdığımda ben çok şanslıyım. Ama toprağımdan oldum, yani Diyarbakır'ın lahmacunundan ciğerinden
oldum aklıma en son o geliyor. Taşından toprağından oldum suyundan oldum yani sevdiklerimden oldum. Ve ne zaman görebileceğim belli değil yani bir daha nasıl göreceğim belli değil.”