Bir Sabancı Üniversitesi öğrencisinin sözlü tarih konusunda düşünceleri

Mert İzcan Sabancı Üniversitesi Kültürel Çalışmalar Programı öğrencisi iken Sözlü Tarih görüşmesini internetten arkadaşları aracılığı ile tanıştığı ’83 doğumlu, aktivist, öğrenci bir kadınla yaptı. Tanımadığı biriyle konuşacak olmanın verdiği heyecan, Mert’i sözlü tarihi sorgulamaktan alıkoymadı. Zaten “o kişinin ruhunu ortaya koyduğu ana ihanet edemeyeceği” için, bizlerle çalışmasının bol soru işaretli kısımlarını paylaştı. Mert: “Ben niye bu görüşmeyi yapmak istiyorum? Belki ben de hayattan kaçıyorumdur. Sözlü tarihin esas amacı geçmişle barışmak ve anlam vermek gibi geliyor. Karşı olduğum şeyler sonucu yabancılaştığım o çocukla barışmak. Kırılmalarının hikâyesini dinleyebilirim, ama onu anlayamam. Çekindiğim şeylerden biri de konuşmanın akışını belirlemek. Sadece dinleyen biri olmalıyım. Beni taşımasına izin vermeliyim. Ama taşıdığı yerde resimler yapmalıyız. Nerede, ne kadar kalabileceğiz? Oralarda dolaşmama izin verecek mi? Diğer herkesin dediklerini bırakmalıyım. Kendim olmaktan çekinmemeliyim. Nefes almaktan… Anlarda iyi olmaktan başka yapabileceğim bir şey yok.”
Turkish