Ayşe Şanlı, Suriye’de ikinci nesil Filistinli bir mülteci olarak doğup büyüyen "Mounir" ile sözlü tarih görüşmesini Sabancı Üniversitesi Kültürel Çalışmalar Yüksek Lisans Programı'nda öğrenciyken yaptı. Görüşme, Mounir’in hayatının o doğmadan önce bile nasıl göç ve yerinden edilme ile şekillendiğini gösteriyor.
Ayşe: “Sözlü tarih görüşmesini yaptığımızda Mounir’i henüz birkaç aydır tanıyordum. O zaman görüşme yapma deneyimim neredeyse hiç yoktu. Görüşme günü ne kadar endişeli olduğumu hala hatırlıyorum. Bu görüşmeden kendime çıkardığım en önemli ders ise ‘mükemmel’ bir görüşmenin var olmadığıdır. Daha sonra yaptığımız gündelik konuşmalar sırasında Mounir’i daha yakından tanıma fırsatı buldum. Böylece görüşmedeki boşluklar da zamanla doğal bir biçimde doldu.”
1948'de İsrail devletinin kuruluşu ile Mounir’in geniş ailesi Filistin’den Lübnan, Suriye ve Ürdün’de çeşitli yerlere göç etmek zorunda kaldı. 2011'deki devrim bir iç savaş halini aldığında, aile üyelerinin çoğu Suriye'den ayrılmak zorunda kaldı. Mounir şimdi İstanbul'da yaşıyor.
Görüşmeden:
“Yani, işte böyle… Suriye'de üç kardeşim var, biri Kanada'da, üçü Fransa'da—tabii herkes farklı yerlerde, yakın değiller. Yani, ailemin durumu bu… Bu arada kardeşlerimin kızları ve oğulları da göç ettiler. Ve evet, herkes farklı yerlerde—ama önceden hepimiz bir kilometre karelik bir alanda yaşıyorduk… Gerçekten, hepimiz! Sanki bir patlama gibi, aniden her tarafa dağıldık…”
Bu projede görüşülen kişi anonim kalmayı tercih etmiştir.